Historique

ödül vermek

Sens de "ödül vermek" dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 10 résultat(s)

	Catégorie	Turc	Anglais
Common Usage
1	Common Usage	ödül vermek	award v.
General
2	General	ödül vermek	adward [obsolete] n.
3	General	ödül vermek	guerdon v.
4	General	ödül vermek	reward v.
5	General	ödül vermek	adjudge v.
6	General	ödül vermek	grant an award v.
7	General	ödül vermek	bestow a prize v.
8	General	ödül vermek	give a reward v.
9	General	ödül vermek	award a prize v.
Archaic
10	Archaic	ödül vermek	reguardon v.

Sens de "ödül vermek" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 21 résultat(s)

	Catégorie	Turc	Anglais
General
1	General	ödül olarak vermek	adward [obsolete] n.
2	General	ödül vb vermek	adjudge v.
3	General	ödül olarak vermek	award v.
4	General	(onur/ödül) vermek	confer v.
5	General	birine ödül vermek	award the prize to someone v.
6	General	köpeğe ödül maması vermek	give a treat to a dog v.
7	General	(derece/ödül) vermek	confer v.
Phrasals
8	Phrasals	(birine bir şey için) bir ödül vermek	award something (to someone) (for something) v.
9	Phrasals	(birine bir şey için) bir ödül vermek	award (someone) something (for something) v.
10	Phrasals	(birine bir şey) için (bir şeyi) ödül/mükafat olarak vermek	award (one) (something) for (something) v.
11	Phrasals	(birine/bir şeye bir şeyi) ödül/mükafat olarak vermek	award (someone or something) (something) v.
12	Phrasals	(birine bir şeyi) ödül/mükafat olarak vermek	award (something) to (one) v.
13	Phrasals	'-e ödül vermek	award to v.
14	Phrasals	birine bir derece/ödül vermek	confer something upon someone v.
15	Phrasals	birine bir derece/ödül vermek	confer something on someone v.
16	Phrasals	(birine bir şeyi ödül olarak) vermek	grant (something) to (someone) v.
17	Phrasals	(birine bir ödül) vermek/takdim etmek	present (one) with (something) v.
18	Phrasals	(birine bir ödül) vermek/takdim etmek	present (something) to (one) v.
Idioms
19	Idioms	birine bir işi yaparsa ödül yapmazsa ceza vermek	carrot and stick v.
20	Idioms	birine bir işi yaparsa ödül yapmazsa ceza vermek	carrot or stick v.
21	Idioms	ödül/mükafat vermek veya şevklendirmek	throw someone a bone v.